Haber

İmamoğlu: “Bir Sonraki İstanbul Seçimlerini de İstanbul’un İlçe Seçimlerini de Kazanmaya Devam Edeceğiz”

Haber: OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, çiftçilere ücretsiz verilecek yaklaşık 10 milyon kışlık sebze fidanı dağıtım töreninde konuştu. İmamoğlu, “Umutla ayağa kalkın. Hem önümüzdeki İstanbul seçimlerini hem de İstanbul’un ilçe seçimlerini kazanmaya devam edeceğiz. Bununla yetinmeyeceğiz, ülkemizin bahtsız talihini bu süreçte yenmek için kararlı çabalarımızı sürdüreceğiz.” seçim gelecek seçimde kimsenin şüphesi olmasın bundan dolayı yılmayın biz yolumuza devam edeceğiz unutmayın burada kardeşiniz asla pes etmeyen bir kardeşimizdir bunu herkes bilsin dedi.

İBB, 2020 yılında başlattığı İstanbullu çiftçilere destek hizmetine devam ediyor. Bu yıl çiftçilere ücretsiz olarak verilecek yaklaşık 10 milyon kışlık sebze fidesinin dağıtımına, TBMM CHP Küme Başkanvekilinin de katıldığı törenle başlandı. Başkan Gökhan Günaydın ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu. “Yeni Yatırımlar Yeni Girişimler” başlığı altında düzenlenen fidan dağıtım etkinliğinde sırasıyla; İstanbul Ziraat Odaları İl Uyum Meclisi Başkanı Sabri Özer, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı ve İmamoğlu birer konuşma yaptı.

İmamoğlu yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“GERÇEKTEN EKONOMİK BİR KRİZİN İÇİNDEYİZ: Gerçekten ekonomik bir bunalımın içindeyiz. Paramızın her geçen gün değer kaybettiği ve alım gücümüzün düştüğü, temel ihtiyaçlarımızın fiyatlarının en üst seviyede arttığı bir dönemdeyiz ve üreticilerin büyük sıkıntı içinde olduğunu biliyorum. Ücretli işçilerin sefalet çektiğinin farkındayım. Sanayicisinden esnafına, tüccarından tüm insanımıza kadar her kesim maalesef ciddi yükler yaşıyor. Doğal olarak en temel ihtiyacımız olan beslenme ihtiyacımız için gıda fiyatlarının ne kadar yüksek olduğunu biliyoruz. Bütün bu olaylar maalesef bir gecede milletin başına gelmiyor. Geçmişte yapılan hataların, uygulanan yanlış ekonomi politikalarının, özellikle de bilimsel, teknik ve sağduyudan hiçbir şekilde yararlanamayan, ‘ben her şeyi bilirim’ mantığıyla hareket eden iktidarın yarattığı ortamın çilesini çekiyoruz. ‘. Bu çok açık.

ÜLKEDE EKONOMİK KRİZ OLURSA, İNSANLAR ZORLUK İÇİNDE OLURSA SORUMLUSU DEVLETTEDİR: Dünyada ekonomik kalkınmanın temelinin üretim olduğunu bilmeyen ülke yoktur. Ve bu noktada üretimi desteklemek, üretimi yaygınlaştırmak aslında ekonomik büyüme ve insanların zenginleşmesi demektir. Ancak halkınızı üretimi destekleyen ve üretim politikalarına öncelik vermeyen bir tür tüketim toplumu haline getirirseniz o zaman bu ekonomik çöküş maalesef sizin durumunuz olacaktır. Evet; Bir ülkenin ekonomisinden sorumlu olan hükümettir. Nitekim bir ülkede ekonomik kriz varsa ve insanlar sıkıntıya giriyorsa, bundan o ülkenin ekonomisini yöneten hükümet açıkça sorumludur.

ÜRETİCİLERİMİZE TAKVİYELER SAĞLAMANIN BAŞLANGICINDA BULUNDUĞUMUZ: Ama ‘Yerel yönetim olarak biz ne yapabiliriz, insanımıza nasıl destek olabiliriz, yoksulluğu nasıl azaltabiliriz, üreten insana nasıl katkı sağlayabiliriz’ diye sormak için büyük çaba sarf ettik. 20 milyona yakın insanın yaşadığı bu şehirde temel belediyecilik hizmetlerinin yanı sıra bakir alan ve alanlara da en üst düzeyde destek vermeyi ilke edinmiş bir yönetim haline geldik. O anlamda ‘Her alanda çok üretmeliyiz’ diyen bir yönetim olarak, ‘İstanbul ne yapar’ diyenlerin aksine buradaki üreticilerimize takviye sağlamayı en başından beri ilke edindik. tarımla alakası var mı Çünkü gördük ki üreticilerimiz hem yüksek maliyetlerin altında eziliyor, hem de ekilip biçilmesi gereken yerleri ekip biçmekten vazgeçiyor. Özellikle akaryakıt ve elektrik fiyatlarındaki artışlara artık tahammül edemedikleri ve baş edemeyecekleri, yüksek maliyetlerin altında ezildikleri bir ortamda üreticilerimizin üretime devam edebilmek için tutunacak bir yere ihtiyacı olduğunu gördük ve sırtımızı dönmedik. onlar üzerinde.

TOPRAKTA BÜYÜYEN ÜRETİM BİR TOPLUMUN MERHAMET İLE İLGİLİ EN BÜYÜK MORALİDİR: Toprakta yetişen ürün aslında bir toplumun merhamet konusunda en büyük moralidir. Ben bir köy çocuğuyum. Topraktan gelen rahmeti görünce, topraktan gelen rahmeti görünce dünyaya ne kadar moralli baktıklarını biliyorum. Anaların, babaların, gençlerin temel bir tutkuyla hayata tutunmalarını, ondan gelen zarafetle uygun biliyorum. Biz de bu açıdan ‘İstanbul’un bütçesini verimli kullandığımız gibi tarım arazilerimizin de İstanbul’da en verimli şekilde verimli olmasını istiyoruz’ diyerek tam da bu bakış açısıyla yola çıktık. Bu hedefle birçok hizmeti ilk defa İstanbul ile buluşturduk. 2020 yılında ilk kez İstanbul’daki çiftçilerin girdi maliyetlerini düşürmek, tarımsal üretimden uzaklaşan köylerde yaşayan vatandaşlarımızı yeniden tarıma teşvik etmek amacıyla yaz sebzesi üreten çiftçilerimize fidan temin ettik, ve böylece tarım alanlarının betonlaşmasının önüne geçilmektedir.

TÜİK BİLGİLERİNE GÖRE İSTANBUL’DA TARIM ALANI TAM 50 BİN DERECE ARTIŞ GÖSTERDİ: İstanbul’daki çiftçilerin girdi maliyetlerinin düşürülmesi, tarımsal üretimden uzaklaşan köylerde yaşayan vatandaşlarımızın yeniden tarıma teşvik edilmesi ve böylece betonlaşmanın önüne geçilmesi amacıyla yaz sebzesi üreten çiftçilerimize fidan desteği sağladık. tarım alanları. Ve hatırlarsınız, biz bu destekleri sunarken pandemi nedeniyle neredeyse hayattan umudumuzu kesmiştik, bir şey elde edememiştik ve o yıl ‘kesinlikle bir şey ekemeyeceğiz, biçemeyeceğiz’ dediğimizde, 2019’dan bu yana 2019’dan bu yana 1999’da Türkiye’ye dönmüştük. kapılarını çalmanın ve onlara bu desteği vermenin büyük onurunu ve gururunu yaşadı. TÜİK verilerine göre göreve geldiğimizden bu yana İstanbul’da tarım alanı 50 bin dekar büyüdü.

HER ŞEYİ BİLİYORUM DEĞİLİZ, BİLİNEN İNSANLARLA ÇALIŞIRIZ: Bu aslında fırsat verdiğinizde; İstanbul’un tarımla ne kadar değerli işler yapabileceğini, İstanbul’un ürettiği alanlardan İstanbulluların evine ve mutfağına daha ucuza gıda sağlanacağını, hem sadık hem de lezzetli gıdalarla buluşabileceğini halkımıza ispatladık. gıda güvenliği, İstanbulluların moralini yükseltiyor. Çiftçilerimizi doğru araçlarla desteklediğinizde onlar da üretmesini çok iyi bilen insanlar oluyor. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. desteklemeye devam edeceğiz. Yanlış işler yapmaya devam edeceğiz. Yarım kalan işlere başlamaya ve insanımızın ihmal edilen ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceğiz. Bunu neden yapıyoruz biliyor musunuz? Tek bir farkımız var: Her şeyi ben bilirim demiyoruz, bilen insanlarla çalışıyoruz. Köylüyü dinliyoruz. Çiftçiyi dinliyoruz. Tarım Dairesi Başkanını dinliyoruz.”

Karşısında konuşan İstanbul Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Sabri Özer, “Geçen yıl Halk Ekmek bölgemizde 9 bine yakın buğday aldı. buradaki Ziraat Odasından meslektaşlarım maalesef öyle değil alım olmadı bu yüzden borcu olan çiftçilerimiz borçlarını bir an önce kapatabilmek için 6-6.4 liralık buğdaylarını vermek zorunda kaldılar. .Tabi ‘Üret’ dedik, ürettiler.Fakat buğdaylarını zararına tüccara vermek zorunda kaldılar.’ İmamoğlu şunları söyledi:

“BU KOLTUKLAR VATANDAŞIN STRESİNİ AZALTMAK İÇİN BİR ADIMDIR; Önder Bey bir eksiklikten bahsetti. Bu konuda Silivri ve Çatalca ilçe başkanlarımız da burada. Size eşlik etmelerine izin verin. Genel Sekreter Yardımcımız yine burada. Kendisine eşlik etsin ve Halk Ekmek ile hızlı bir görüşme olsun. Eksiklik neredeydi? Bunu hızlıca düzeltelim. Bu kürsüler vatandaşın kaygılarını dile getirdiği kürsülerdir; Vatandaşlara haklarını bildirecek kürsü değiller. Bu yüzden eksik kalacağız, bazen unutacağız. Dernek ve belli kesimlerin temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri hiç çekinmeden bu kürsüden çıkıp dile getireceklerdir. Vatandaşa hizmet etmekle yükümlü yöneticiler olarak onlara saygılı davranacağız. ihtiyaçlarını karşılamak için elimizdeki imkanları onlara sunacağız. Bu şeffaflığı, bu katılımı uygun niyete, bu ahlaka dayalı hale getirmeye devam edeceğiz. Bunu yaparken -bazı eksikliklerimiz olabilir, hatalarımız olabilir, bazı hatalar yapmış olabiliriz- o hataları düzelteceğiz. Halkımızı mutlu etmeye devam edeceğiz.

UMUTLA AYAKTA AYAKTA DUR: Bazı hatalar yapmış olabiliriz. Ama bu hataları da düzelteceğiz. Halkımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. Göreceksin, umutla ayağa kalk. Bundan sonraki İstanbul seçimlerini de, İstanbul ilçe seçimlerini de kazanmaya devam edeceğiz. Bununla yetinmeyeceğiz; Bu seçimde, bir sonraki seçimde ülkemizin bahtsız şansını yenmek için kararlı çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bu vesileyle cesaretiniz kırılmasın; Yolumuza devam edeceğiz. Vatandaşımızın karşısına çıkacağız. Eksiklerimiz için onlardan özür dileyeceğiz. Onlarla konuşacağız, konuşacağız. Burada eleştirileri alıp tacı alacağız. Vatandaşlarımızın istek ve tavsiyeleri ile önümüze bakacağız. ve milletin bu millete bağlı güçlerinin tesis edilmesi, milletin hizmet alması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Unutma; Buradaki kardeşin asla pes etmeyen bir kardeşin. Bunu herkes bilmeli.”

İYİ GÜNLER: GIDA ENFLASYONUNDA DÜNYA ŞAMPİYONU OLMAK İSTENEN BİR ÜLKE TÜRKİYE DEĞİLDİR

İmamoğlu, katılımcılar arasında yer alan TBMM CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın’a da İstanbul’da tarımsal üretim sürecini artırma yönündeki çalışmalarından dolayı teşekkür etti. “Bu güzel güne şahitlik etmekten büyük mutluluk duyuyorum” diyen Günaydın, “Türkiye gıda enflasyonunda dünya şampiyonu olmayı hak eden bir ülke değil. Yerel yönetimler, merkezi yönetimin misyonunu yerine getirirse, Türkiye birinci ülke haline gelecektir. Dünyanın en değerli tarım üreticisi ülkelerini bir kez daha “Bu işlerin kaptanı sayın İBB Başkanımıza ve tabii ki grubu olan Tarım İl Müdürlüğüne canı gönülden teşekkür ediyorum. Ziraat Odaları ve üretici kardeşlerimiz onlarsız hiçbir şey olmaz. Var olduğun için mutluyum. Teşekkürler, var.”

ÇATAL ÇİFTÇİLERİ: CUMHURBAŞKANIMIZ OLMAYSA TARIMCILIĞI BIRAKACAĞIZ

Yapımcıları Çatalca’dan temsil etmek üzere sahneye davet edilen Yusuf Aktaş ve Devlet Kaçkın da kısaca görüşlerini dile getirdi. İBB’nin tarıma dayalı tarımdan vazgeçme kararı aldığını belirten Aktaş, “Cumhurbaşkanımız olmasaydı bırakırdık. Biz bu desteği sahiplendik. Bu yaşta tarım yapmaya çalışıyoruz. ” “Çiçek ekmeye ve ekmeye devam edeceğiz” diyen Kaçkın, İmamoğlu’na da teşekkür etti.

Konuşmaların ardından İstanbullu çiftçilere ulaştırılmak üzere kışlık sebze fidanı dağıtımı; İmamoğlu, Günaydın ve Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün’ün ifadeleriyle başladı.

TAKVİYELERLE 693 olan ÜRETİCİ SAYISI 8.226’YA ULAŞTI

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı’nın verdiği bilgiye göre; İBB, İstanbul’daki çiftçilerin girdi maliyetlerini düşürmek ve üretimden çekilen çiftçileri yeniden tarıma teşvik etmek amacıyla 2020 yılından bu yana çeşitli alanlarda çalışmalar yapıyor. 2020 yılında yaz sebzesi üreten çiftçilere domates, biber, hıyar, patlıcan ve karpuz fidanları verildi. Kışlık sebze fidesi desteği, silajlık mısır tohumu desteği, biyolojik çaba için sarı tuzak desteği, küçük balıkçılarımız için tekne bakım malzemesi desteği ve küçükbaş hayvancılık yapan çiftçilerimiz için kuzu besi yemi takviyesi eklendi. 2022 yılında tüm bu takviyelere; Yağlı ayçekirdeği, ekmeklik buğday tohumu, damla sulama hortumu ve gübre takviyesi, mazot takviyesi, çilek fidesi takviyesi, büyükbaş hayvan yemi takviyesi ve arı yemi dayanağı eklendi. 2023 yılında tarımsal üretimde su tüketimini azaltan, yabancı otlarla mücadeleyi en aza indiren ve tarımda ilaç kullanımını azaltan malç naylon takviyesi İBB’nin hizmetlerine eklendi. 2020 yılında desteklenen çiftçi sayısı 693 iken, 2023 yılında bitkisel üretimde 4.506, hayvansal üretimde 2003, arıcılıkta 417 ve balıkçılıkta 1.300 olmak üzere bu sayı 8.226’ya ulaştı.

DEPREM BÖLGESİ UNUTULMADI

2023’te; 2 bin 246 çiftçiye 6 milyon 129 bin 306 adet yazlık sebze fidanı, 1.262 çiftçiye 9 milyon 777 bin 900 adet kışlık sebze fidanı, 1.808 çiftçiye 3 bin 19 torba yağlı ayçekirdeği, 446 çiftçiye 1.788 torba silajlık mısır tohumu, 3 bin 649 çiftçiye 502 torba (175.100 kg) granül gübre, 525 çiftçiye 1.902 torba (47.550 kg) damlama gübresi, 1.91 çiftçiye 2.990 top malç plastik, 489 litreye 6.500 paket sarı tuzak, 311.750 litre 2.272 çiftçi için mazot. 1.325 küçük ölçekli balıkçıya tekne bakım malzemesi, balıkçı tulumu ve botu, 1.131 çiftçiye 1.640 ton büyükbaş süt yemi takviyesi yapılmıştır. Önümüzdeki günlerde İstanbullu çiftçilere arpa ve yulaf tohumları verilecek. Yem, arı yemi ve diğer alanlarda yapılacak takviyeler için önümüzdeki aylarda talep toplanacak. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerde Hatay’da depremden zarar gören çiftçilere bin 500 çuval silajlık mısır tohumu, 200 bin hıyar çekirdeği, 400 bin kabak çekirdeği, 400 bin kavun çekirdeği ve 390 ton büyükbaş hayvan yemi verildi. takviyeler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu